Otomotivde 'ÖTV indirimi sonrası' için savunma 25 Ağustos'ta
Yeni binek otomobil ve hafif ticari araç üreticisi ve dağıtıcısı şirketler için ÖTV indirimi sonrasında birlikte hareket ederek fiyat artışına gittikleri ve arzı kısıtladıkları iddiası hakkında soruşturmada savunma aşamasına gelindi. Sözlü savunma toplantısı, 25 Ağustos'ta saat 10:30’da online olarak yapılacak.
Rekabet Kurulundan yapılan açıklamaya göre, toplantıya söz almak üzere katılmak isteyen şikayetçi ve üçüncü kişilerin, “Rekabet Kurulu Nezdinde Yapılan Sözlü Savunma Toplantıları Hakkında Tebliğ” uyarınca, toplantı konusu ile ilgili menfaat ilişkilerini ortaya koyan bilgi ve belgeleri içeren dilekçeyle 18 Ağustos 2021 günü mesai saati sonuna kadar Rekabet Kurumuna başvurmaları gerekiyor.
Sözlü savunma toplantısına dinleyici olarak katılmak isteyenler, toplantıyı online olarak takip edebiliyor. Toplantıyı takip etmek isteyenlerin Rekabet Kurumu web sitesindeki katılım formunu doldurulması gerekiyor.
ODD Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu:
Suçlamaların doğru olamayacağı belgelerle kanıtlanır
Söz konusu soruşturma konusunda DÜNYA'ya açıklama yapan ODD Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu, suçlamalara katılmadıklarını belirterek, resmi rakamlar ve deliller varken ifadelere dayanan suçlamalara veya savunmalara gerek duyulmaması gerektiğini söyledi.
Otomotiv sektörünün döviz kullarına endeksli bir sektör olduğuna işaret eden Bilaloğlu, “Döviz artarsa bunun fiyatlara etkisi olmaması mümkün değil. Mevzuata göre tavsiye edilen fiyat listeleri TL olarak açıklanmalı. Halbuki Rekabet Kurumu fiyatları döviz rakamlarından takip etse daha doğru resmi görür. Ayrıca vergi sistemi ve modellere uygulanan vergi oranları sürekli değişiyor, bunun üzerinde de şirketlerin hiç bir etkisi yok” dedi.
“İlgili dönem içi üretim planlamaları istenebilir”
Bilaloğlu, üretimin kısıtlandığı iddiaları içinse, şu değerlendirmede bulundu: “Üretim programları eylül ayı civarında takip eden yıl için yapılmakta. İsterse Rekabet Kurumu ilgili dönem için üretim planlarını isteyebilir. Burada göreceği gelişme (yani yıl içerisinde üretim rakamları artmış mı azalmış mı) üretim kısıtlama şüphesine net cevap alabilir. Bu konuyu adaletli ve bilimsel yapmanın tek yolu budur diye düşünüyorum. Deliler varken ifadelere dayanan suçlamalara veya savunmalara gerek duyulmaması gerekir. Otomotiv sektöründe her şey kayıtlı olduğundan şeffaflık seviyesi çok yüksek, tüm yapılan suçlamaları belgeler ile doğru olmadığını kanıtlamak mümkün.
Asıl rekabete aykırı olan konu - özel ithalat ile Türkiye’ye getirilen ve mevzuatlara aykırı olan araçlardır. Umarım bu konuda en yakın zamanda gerekli adımlar atılır ve yıllarca engellenmeyen vergi kaçağının önüne geçilir.”