OSD'den 2024 tahmini: 'Pazar yüzde 25 daralabilir'

2024 beklentilerini de paylaşan Eroldu, "2024 yılı enflasyon, düşük büyüme beklentileri, sıkılaştırılmış para politikaları ve jeopolitik gerilimler nedeniyle küresel ekonomi için zorlu bir yıl olacak. 2024 yılında ülkemiz ekonomisini soğutmaya yönelik politikaların gündemde olacağı dikkate alındığında pazarın yüzde 25'e varacak şekilde daralması söz konusu olabilecektir" diye konuştu
2023'ü rekorlar ile geride bırakan otomotiv sektörünün, 2024 planları ve beklentileri şekillenmeye başladı. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, 2023 yılı sonunda otomotiv üretiminin 1.5 milyon adedi, ihracatın 1 milyon adedi aşmasını, pazarın da 1.2 milyon adet civarında gerçekleşmesini öngördüklerini bildirdi. 2024 beklentilerini de paylaşan Eroldu, "2024 yılı enflasyon, düşük büyüme beklentileri, sıkılaştırılmış para politikaları ve jeopolitik gerilimler nedeniyle küresel ekonomi için zorlu bir yıl olacak. 2024 yılında ülkemiz ekonomisini soğutmaya yönelik politikaların gündemde olacağı dikkate alındığında pazarın yüzde 25'e varacak şekilde daralması söz konusu olabilecektir" diye konuştu
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, otomotiv sektörünün 2023 karnesini çıkardı ve sektörün 2024'ten beklentilerini anlattı.
Otomotiv sanayiinin son üç yıldır daha önce hiç karşılaşmadığı boyutta ve çeşitlilikte gündem maddesini eş zamanlı yönetmek durumunda kaldığına değinen Eroldu, "Pandemi döneminin getirdiği tedarik zinciri problemlerinin yanı sıra iklim odaklı hedefler ile birlikte sıkılaşan regülatif zorunluluklar ve dünya genelindeki ekonomik hareketlilik küresel otomotiv sanayiini etkileyen konular olarak gündemimizde yer aldı. Bu gündem maddeleri çerçevesinde 2023 yılı da otomotiv sektörü için öngörülebilirliği zor bir yıl oldu" dedi.
2023 yılının ilk on bir ayında toplam üretimin yüzde 12, ihracatın adet bazında yüzde 6, tutar bazında yüzde 15 ve iç pazarın yüzde 59 artış gösterdiğini kaydeden Eroldu, "Üretim, pandemi öncesindeki seviyelere ulaştı. Otomotiv sanayi ihracatı yılın ilk on bir ayında 32.5 milyar dolar ile ülke ihracatının yüzde 14’ünü gerçekleştirdi ve ihracat lideri konumunda yer aldı. 2023 yılı sonunda üretimin 1.5 milyon adedi, ihracatın ise 1 milyon adedi aşmasını, pazarın da 1.2 milyon adet civarında gerçekleşmesini öngörüyoruz. Tüm bunlara ilave olarak, 2023 yılında otomotiv sanayi yatırımlarını hız kesmeden sürdürdü. OSD üyelerinin bir kısmı yatırımlarını başarıyla hayata geçirirken, yeni yatırım kararları açıklanmaya devam ediyor. Tüm bu gelişmeler, sanayinin sürdürülebilir büyümesine ve rekabetçiliğine olumlu etkisinin yanı sıra istihdam açısından da büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
'2024'TE PAZAR YÜZDE 25 DARALABİLİR'
OSD Başkanı Cengiz Eroldu, 2024 yılının enflasyon, düşük büyüme beklentileri, sıkılaştırılmış para politikaları ve jeopolitik gerilimler nedeniyle küresel ekonomi için zorlu bir yıl olacağı tahmininde bulundu.
OECD'nin Ekonomik Görünüm Raporu'na göre, bu yılki yüzde 2,9'luk büyümenin ardından, küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,7'ye düşmesinin beklendiğini hatırlatan Eroldu, "Otomotiv sektörü açısından değerlendirildiğinde, 2024 yılının oldukça belirsiz ve zorlu bir dönemi işaret ettiğini söylemek mümkün. Gelecek yıl için, ötelenen tüketici talebinin pazara olumlu etkisi beklense de artan araç fiyatları, tüketici güvenindeki değişiklikler, elektrifikasyona geçiş zorlukları ve küresel ekonomik hareketlilik gibi değişkenler, pazar beklentilerini temkinli ve belirsiz bir hale getiriyor" dedi.
Küresel tahminlere göre 2024 yılında küresel otomotiv pazarının yüzde 4 oranında artmasının beklendiğine de işaret eden Eroldu, "AB'de pandemi sonrası araç satışlarının artış göstermesine rağmen, bu sene araç satışlarının 2019 yılının yaklaşık yüzde 20 gerisinde kalması bekleniyor. Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği’nin (ACEA) tahminlerine göre 2024 yılında pazarın yalnızca yüzde 2.5 artacağı, bunun yanı sıra pazarda elektrikli araçların payının keskin bir şekilde artacağı öngörülüyor. İç pazarda olumlu geçen bir yılı geride bırakmaya hazırlanıyoruz ancak 2024 yılında ülkemiz ekonomisini soğutmaya yönelik politikaların gündemde olacağı dikkate alındığında pazarın yüzde 25’e varacak şekilde daralması söz konusu olabilecektir" diye konuştu.
'YATIRIM GELMESİ İÇİN GEREKLİ ORTAM OLUŞTURULMALI'
Otomotiv endüstrisinin önemli bir dönüşüm sürecinin içinde olduğundan da bahseden Eroldu, "AB’nin 2035 yılından itibaren yeni hafif araçlarda yüzde 100 emisyon azaltım kararı ile dönüşüm sürecinde önemli bir adım atılmış oldu. Türkiye, küresel otomotiv sektöründe önemli bir üretici konumunda ve bu başarısını otomotiv ekosistemindeki tüm gelişmeleri yakından takip ederek değişime uyumlanmasına borçlu. Ülkemiz toplam otomotiv üretiminin kabaca yüzde 72’sini ihraç ediyor ve ihracatının kabaca yüzde 70’ini Avrupa pazarına gerçekleştiriyor. Dolayısıyla, rekabetçiliğimizin korunması ve ekonomiye sağladığımız katkının sürdürülebilmesi için AB’deki gelişmelere cevap verecek şekilde üretim yapmamız bir zorunluluk" dedi.
İçinden geçilen dönüşüm sürecinin büyüklüğü ve etki alanının genişliği dikkate alındığında bu sürecin sadece ana sanayiinin çabası ile yönetilebilecek bir konu olmadığını da vurgulayan Eroldu, "Bu dönüşüm ile hayatımıza giren/girecek olan kritik teknolojilerin yerlileştirilmesi bizim için çok önemli. Bu dönüşümde tedarik sanayiinde çok olumlu gelişmeleri memnuniyetle gözlemliyoruz ancak tedarik sanayimizin dönüşüm hızının önemli bir risk olarak kendisini göstermekte olduğunu göz ardı etmemeliyiz. Tüm araç gruplarında sıfır emisyonlu araçların tüketici ile buluşabilmesi için, şarj ve dolum altyapısının gelişmesi, şebeke esnekliği, endüstriyel dönüşüm için paydaşların iş birliği, tedarik sanayiinin dönüşümünü ve mevcut araç parkının gençleştirilmesini sağlayıcı teşvik mekanizmalarının geliştirilmesi gibi birçok politikanın eş zamanlı hayata geçmesi önemli. Sanayimizin beklentisi, değişen otomotiv eko-sisteminde ülkemizin mevcut rekabetçiliğinin korunmasını, geliştirilmesini hedefleyen uzun vadeli planlar üzerine kurgulu bir yaklaşım ile ihracatımızı artırmak, öngörülebilir ve büyüyen bir iç pazar oluşturmak ve tüm bunlarla birlikte ülkemize daha fazla yatırım gelmesi için gerekli ortamı oluşturmaktır" uyarılarında bulundu.